Alanında tüm dünyaca tanınmış her yıl yüz binlerce ziyaretçinin gezdiği Üniversitemiz Sağlık Müzesi UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer almaya hak kazandı. Konuya ilişkin düzenlenen toplantıda bilgi veren Rektörümüz Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu öncelikle Sağlık Müzemizin UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesinde yer alması için çalışmalar yapan herkese teşekkür etti.

Konu ile ilgili olarak konuşan Uzman Yaşagül Ekinci Danışan Edirne’deki tarihi değerlerin 4 kez UNESCO Dünya Mirası listesinde yer aldığını söyledi. Danışan “Üniversitemiz birçok açıdan çok şanslı. Tarihte bir tıp fakültesi ve bir bilim merkezini bünyesinde barındıran tek kurumdur.  Tıp biliminin geçmişi ve geleceği birlikte burada birleşmiştir. Bu birleşmenin kadim şehrimiz, Üniversitemiz ile İslam ve Osmanlı tıp tarihi bilimi açısından ortaya çıkardığı sonuçlar önemlidir. İslam ve Osmanlı tıp anlayışının en ileri ilim üreten merkezlerinden biri olan bu külliyede; mimarisi, darüşşifası, tıp fakültesi ve hastane oteli ile modern Dünya’nın ulaşmaya çalıştığı sağlık hizmeti veriliyordu. Şimdi ise bu yapılar, tıp bilimine yaptıkları katkılar sağlık yapılarının mimari gelişiminde tüm insanlığa örnek olarak sunduğu olağanüstü yenilikleri sağlık kurumları ile toplum ve hasta arasında oluşturdukları sosyal bağlar ile UNESCO Dünya Miras Listesine aday olmuştur. Dünyada 175 ülkeden 1681 kültür varlığı bu listeler içerisinde yer almaktadır. Fakat bunların hiçbirisinde tıp, sağlık ve bilim merkezinin bir arada bulunduğu bir örneği olması herkes için bir gurur kaynağıdır” dedi.

Rektörümüz Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, “Bugün burada önemli bir olay için bir aradayız. Ben öncelikle Üniversitemiz Sağlık Müzesi UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesinde yer alması için çalışan, bu konuda katkı gösteren herkese şahsım ve kurumum adına teşekkürlerimi sunarım. Biz büyük bir milletiz. Orta Asya’dan başlayıp Osmanlıya kadar devam eden bu süreçte çeşitli medeniyetler ile karşılaştık. Edirne’de Avrupa medeniyeti ile karşılaşan medeniyetimiz kalplerde, akıllarda ve silah gücünde Avrupa medeniyetine üstün geldi. Edirne Fatih Sultan Mehmet gibi yedi dil bilen âlim ve mühendis bir şahsiyet yetiştirdi. Edirne 4 işgal sonucunda hafızasını kaybetti, Cumhuriyet ile birlikte tekrar hafızamızı kazandık ve bir hazine bulucu gibi değerlerimizi bularak ortaya çıkarıyoruz. 1974’ten bugüne başta Ratip Kazancıgil Hocamız olmak üzere tüm Rektörlerimizin mücadelesi ile ilk önce Üniversiteye sonra müzeye dönüştürüldü. Biz bugün şöyle diyoruz: ‘Trakya Üniversitesi 1982’de değil, 1488’de kuruldu.’ Avrupa’da akıl hastaları, içlerine şeytan kaçtı denilerek yakılırken burada hastalar su sesi, koku ve meşguliyet ile tedavi ediliyordu. Biz bu vesile ile medeniyetimizi kendi üslubumuz ile anlatacağız. Ve dünya bizi bu listeye alarak bize artık saygı duyduğunu gösterdi.”

Toplantıda konuşan Yrd. Doç. Dr. Ratip Kazancıgil Edirne ve Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi önemi hakkında konuştu. Sağlık müzemizin bugüne gelmesi ile ilgili yapılan çalışmalardan bahseden Kazancıgil, bu çalışmaların titizlik ile incelenen tarihi kaynaklara uygun bir şekilde gerçekleştirildiğini ifade etti.