Lezzeti ve tarifi ile yöreden yöreye farklılık gösteren, Türk mutfağında ayrı bir yeri bulunan ve hem Trakya hem de Anadolu’nun geleneksel lezzetleri arasında yer alan tarhana çorbası, Trakya Üniversitesi’nin öncülüğünde düzenlenen panelde her yönüyle değerlendirildi. Trakya Üniversitesi Sağlık Kültür ve Daire Başkanlığı, Yaratıcı Tarih Topluluğu, Kimya Topluluğu, Sağlıklı Beslenme ve Yaşam Topluluğu, Fotoğrafçılık Topluluğu, Aşçılık Bölümü öğrencileri ve Havsa Kadın Girişimcilik Kooperatifi iş birliğinde "Her Yönüyle Edirne Tarhanası" isimli bir panel düzenlendi. Trakya Üniversitesi Merkez Kütüphane Recep Zogo Konferans Salonu'nda düzenlenen panele, Havsa Kaymakamı Neslihan Kısa, Havsa Belediye Başkanı Aydın Balkan, Trakya Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Ahmet Hamdi Zafer, Edirne İl Ticaret Müdürü Mahmut Altun, Edirne Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, Trakya Üniversitesi Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanı Öğr. Gör. Burak İşçimen ve öğrenciler katıldı.

Panelin açılış konuşmasını gerçekleştiren Trakya Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Ahmet Hamdi Zafer, tarhana çorbasının Orta Asya, Anadolu ve Balkanlar gibi geniş bir coğrafyaya yayıldığını belirterek Türkler tarafından Orta Asya’dan bu yana bilindiğini ifade etti. Tarhana çorbasının adının Farsça “terhane” sözcüğünden geldiğini ve buradan “tarhana” biçiminde Türkçeleştiğinin düşünüldüğünü aktaran Rektör Yardımcısı Prof. Ahmet Hamdi Zafer şunları söyledi: “Ülkemizde yaklaşık 50 çeşit tarhana olduğu biliniyor. Bu çeşitlilik yöresel olarak kullanılan ürün değişikliklerinden ve sunum şeklinden kaynaklanıyor. Araştırmacılar tarhananın özellikle bebekler, oyun-okul çağı çocuklar ve protein gereksinimi yüksek olan kişiler için yararlı bir gıda olduğunu söylüyor. Annelerimizin bize yapmış olduğu tarhananın da şifa verme gibi bir niteliği bulunuyor. Bizler de geleneksel mutfak kültürümüzde büyük bir yere ve öneme sahip tarhanaya dikkat çekmek ve bu konuda bir farkındalık oluşturmak istedik.”

Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanı Burak İşçimen ise yapmak istediklerinin farklı disiplinleri bir araya getirerek tarhana gibi yöresel ve geleneksel ürünlerin pazarlanabilir hale getirilmesi ve bilinirliğinin artırılması olduğunu belirtti. Birçok alanda eğitim gören toplulukların bir araya gelerek önemli bir dayanışma ve birliktelik örneği sergilediğine dikkat çeken İşçimen, “Arkadaşlarımız, tarhanayı nasıl fonksiyonel hale getirebiliriz, tarhanadan sufle yapabilir miyiz, tarhanadan bir sos yapabilir miyiz gibi konular üzerinde çalıştılar. Yemeklerini yaptılar, resimlerini çektiler. Beslenme uzmanları ise diyet ve probiyotik açıdan tarhananın zenginliğini araştırarak katkı sunmaya çalıştı. Fotoğrafçılıkla ilgili arkadaşlarımız Edirne’nin dört bir yanında, bilhassa tarihi mekânlarda çektikleri fotoğraflarla tarhana konseptini yansıttılar.” dedi.

Havsa Kadın Girişimciler Üretim ve İşletme Kooperatifi Başkanı Hülya Tuncer de yakın zamanda kurdukları Havsa Belediyesi Kadın Meclisi ve faaliyetleri ile ev hanımlığından kooperatif kurarak üretime katkıda bulunmaya kadar uzanan girişimcilik hayallerini ve başarı hikâyelerini anlattı. Havsalı kadınlar olarak dayanışmalarının kooperatif kurmaya kadar ilerlediğini kaydeden Tuncer, “Amacımız Edirne’yi, Edirne tarhanasını ve yöresel lezzetlerimizi tanıtmak. Bizler, bu değerleri Türkiye’nin dışında Balkan ülkelerine de tanıtma gibi bir hayale sahibiz. Çünkü tarhana, bu coğrafyada da tüketilen bir çorba çeşidi. Tarhana sadece çorba değil, aynı zamanda bir yemek çeşidi. Kooperatifimiz ve mutfağımız geliştikçe üretimi artırmak, ürünlerimizi ihraç etmek ve geniş kitlelere yaymak istiyoruz.” dedi.

Yaratıcı Tarih Öğrenci Topluluğu Başkanı Engin Arda, tarhananın Türkiye’nin dört bir yanında üretilen ve aynı zamanda tüketilen bir gıda maddesi olduğunu belirterek, tarihte Edirne tarhanasına ilk olarak Necati Seçkin’in “Edirne Evliyaları” kitabında rastlandığı bilgisini paylaştı. Kimya Öğrenci Topluluğu Başkanı Aleyna Alkan da domates ve soğan hakkında detaylı ve bilimsel bilgiler vererek bileşenlerinin vücuda olan yararlarından söz etti. Sağlıklı Beslenme ve Yaşam Öğrenci Topluluğu Başkanı Ardahan Alışkan, tarhananın belli tahılların karıştırılması sonucu elde edilen fermente bir besin olduğuna vurgu yaparak, “Tarhananın besin değeri içine konulan maddelerden dolayı değişikenlik gösterebilir. Tarhana, fermente aşamasından sonra laktik asit ve karbondioksit meydana getiriyor. Bu ürünlerin bizim için bir önemi var. Tarhanaya özgü olan tat ve aromayı veren maddeler bunlar. Ayrıca, tarhananın pH değerini düşürerek bakterilerden korunmasını sağlayabiliyorsunuz. Böylelikle tarhana, henüz daha yapım aşamasındayken mikrobiyal yükü düşürülerek uzun yıllar korunacak hale getirilebiliyor.” şeklinde konuştu. Son alarak diyet ve tarhananın uyumuna, içindeki vitaminlere ve lif zenginliğine değinen Ardahan Alışkan “Tarhana grip, yorgunluk, adet düzensizliği, kansızlık ve kemik erimesi gibi hastalıklarda iyileştirici rol oynar. Bebekler için de tamamlayıcı bir besindir.” ifadelerini kullandı. Arda Meslek Yüksekokulu Aşçılık Bölümü öğrencilerinden İpekcan Macar ve Hamide İzvermez ise katıldıkları yarışmalarda tarhana kullanarak hazırladıkları yemeklerle uzandıkları ödül dolu yolculukları ve başarılarını paylaştı.

Sunumların ardından katılımcılara, Havsa Kadın Girişimcileri Üretim ve İşletme Kooperatifi üyeleri tarafından yapılan tarhana çorbası ikram edildi. Etkinlikte, katılımcılara teşekkür belgelerinin verilmesinin ardından “Tarhana Çorbası Fotoğraf Sergisi” izleyicilerle buluştu.

Haber: Orkun AKMAN
Editör: Ali KÜÇÜKOĞLU
Fotoğraf: Elif AKSOY