GELECEĞİN TEKNOLOJİLERİ TRAKYA ÜNİVERSİTESİNDE YARIŞTI

Trakya Üniversitesi ev sahipliğinde Trakya Üniversiteler Birliği iş birliğiyle bu yıl 7.si düzenlenen "Robotrak'22" Ulusal Robot Yarışması ve Teknoloji Sergisi, Balkan Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. Yarışmaya bu yıl 20 farklı ilden 140 proje katıldı.

Trakya Üniversitesi organizasyonu ve ev sahipliği ile düzenlenen RoboTrak Yarışma ve Sergisi her geçen yıl etki alanını genişletmeye devam ediyor. Son iki organizasyonu Trakya Üniversiteler Birliği (TÜB) çatısı altında düzenleyen Trakya Üniversitesi, bu yıl farklı illerden ortaöğretim ve yükseköğretim düzeyinde yarışmacıları ağırladı. 20 il ve 40 kurumdan 300 yarışmacının 140 proje ile katıldığı yarışma ve sergi teknoloji meraklılarını bir araya getirdi. Geçtiğimiz yıllardan farklı olarak bu yıl özel bir panelin düzenlendiği etkinlikte ASELSAN Güdüm ve İnsansız Sistemler Mühendisliği Direktörü Burak Yenigün ve Altınay Teknoloji Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Altınay, öğrenciler ve katılımcılarla tecrübe ve bilgilerinin yanı sıra teknolojideki son gelişmeleri de paylaştı.

Balkan Kongre Merkezi’nde açılışı gerçekleştirilen "Robotrak'22" Ulusal Robot Yarışması ve Teknoloji Sergisi’ne Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, Kırklareli Üniversitesi Rektörü ve TÜB Dönem Başkanı Prof. Dr. Bülent Şengörür, Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin ile dekanlar, müdürler, akademisyenler, öğrenciler ve teknoloji meraklıları katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Trakya Üniversitesi tanıtım filminin izlendiği etkinlikte bir açılış konuşması gerçekleştiren Yarışma Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Aydın Güllü, “Yarışmamızda Mini Sumo Robot, Çizgi İzleyen Robot, Teknoloji Tasarım Projeleri, Otonom Tarım Araçları, İnsansız Hava Araçları ve Modern Havacılık Tasarımları olmak üzere 6 farklı kategoride, 140 proje yarışacak. Yarışmada 20 farklı şehirden, 40 kurumdan, 300 katılımcı yer almaktadır. Bu sene farklı bir konsepte de yer vererek yarışmalar öncesinde bir de panel düzenledik.” diyerek etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür etti.

RoboTrak’ın gelecekte çok daha fazla yarışmacının katıldığı, farklı konseptlerin içerisinde yer aldığı bir platform haline dönüşeceğine inandığını dile getiren Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin “Gençlerin bir araya gelerek farklı fikirler sunması, bu fikirleri tasarıma dönüştürmesi çok önemli. Bu birliktelikleri, çalışmaları ve azimleri mezun olduktan sonra kendi şirketlerini kurmada veya büyük şirketlerde önemli pozisyonlarda yer almalarında önemli adımlar olacaktır.” dedi.

Pandemi nedeniyle iki yıllık aranın ardından yeniden RoboTrak’ı düzenlemekten büyük bir mutluluk duyduklarını ifade eden Kırklareli Üniversitesi Rektörü ve TÜB Dönem Başkanı Prof. Dr. Bülent Şengörür, yarışmaya dair sayısal bilgiler verdi. Robotrak 22’nin dönem başkanlığı süresince TÜB’ün imza attığı 40. etkinlik olduğunu ifade eden Şengörür “Sadece bu yıl TÜB olarak 34 faaliyet planladık. 10. yılını kutladığımız TÜB’ün, kurumsal ve geleneksel 13 etkinliği var. Robotrak da bunlardan biri ve bu TÜB adına büyük bir başarı. Bu başarıya katkı sunan başta Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu olmak üzere tüm üniversite rektörlerimize ve birlik adına çalışmalar gerçekleştiren herkese çok teşekkür ediyorum.” diyerek yarışmacılara başarılar diledi.

Rektör Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu: “Ecdadımızdan aldığımız güçle bizler de bu başarıları daha ileriye taşımak, taçlandırmak için çalışıyoruz.”

Edirne’nin tarihi ve medeniyetimiz açısından önemine değinerek konuşmasına başlayan Rektör Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu; Trakya Üniversitesinin, tarihte Edirne’de faaliyet gösteren 56 medresenin ve Sultan II. Bayezid Külliyesinin devamı niteliğinde olduğunu dile getirerek “Bizler, Fatih’in yetiştiği Saatli Medrese’nin ve Fatih’in yaptırdığı Peykler Medresesi’nin devamıyız. Geçmişimizden aldığımız tarihi güçle geleceğin Fatihlerini, devlet, bilim ve sanat adamlarını yetiştirmek için çalışan, kendini geleceğe hazırlayan büyük bir kurumdur. Tarihte büyük işler başarmış, tarihin şekillendiği, zengin bir tarihi ve kültürel mirası içinde barındıran bir şehrin üniversitesiyiz. Ecdadımızdan aldığımız güçle bizler de bu başarıları daha ileriye taşımak, taçlandırmak için çalışıyoruz. Bu sebeple üniversite bünyesinde hayata geçirilen proje ve faaliyetler ile öğrenci etkinliklerini oldukça önemli buluyoruz.” dedi.

Birbirinden kıymetli etkinliklerle 10. yılını kutlayan Trakya Üniversiteler Birliğine de ayrı bir parantez açan Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, birliğin Türkiye’deki en aktif üniversite birliği olduğunu belirtti.

“Bugünden Geleceği Hedeflemelisiniz… Bu Güç Sizlerde Var…”

Gençlere Trap sporu örneği ile geleceği hedefleyen adımlar atmaları tavsiyesinde bulunan Rektör Tabakoğlu “Bu sporda hedefi nişan alırsanız ıskalarsınız. Günümüzde büyük bir hızla ilerleyen teknoloji ve bilimde de aynı şekilde bugünü değil geleceği hedeflemeli ve bu yönde adımlar atmalısınız. Geleceği bugünden görerek ve kurarak hem kendinizin hem ülkenizin ve insanlığın geleceğini kurtaracak olan sizlersiniz.”

Türkiye’nin, savunma sanayi başta olmak üzere pek çok alanda başlattığı yerli ve milli teknoloji hamlesi meyvelerini bir bir vermeye başladığını vurgulayan Tabakoğlu “Ülkemiz bu sayede bölgede ve dünyada büyük bir güç haline geldi. Ülkemizin geleceğine yönelik çok önemli atılımlar hayata geçiriliyor ve bu bizleri millet olarak gururlandırıyor. Alanında dünyanın en büyük festivali olan TEKNOFEST ile teknolojinin gelişmesine ve yeni fikirlerin ortaya çıkmasına önemli katkılar sağlanıyor. Gerek gençlerimizin ilgisi ve gerekse milletimizin desteği ile dünyanın en ileri ve en yeni teknolojilerine kendimizi hazırlıyoruz. Bugün gerçekleştirdiğimiz etkinlikte de ülkemizin farklı şehirlerinden gelmiş, geleceğimizin inşasında rol oynayacak 300 gencimiz ile bir aradayız. Kendine güvenen, çalışan, üreten, geleceğin yeniden inşası ve ihyasında ‘ben de varım’ diyen bir gençlik var. Sizler en büyük zenginliğimizsiniz ve bu güç sizlerde var. Sizlerin başarılarıyla bugünden gurur duyacağımızı görür gibiyim. Hepinizi tebrik ediyor, hoş geldiniz diyorum.” dedi.

Rektör Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu konuşmasını organizasyonun gerçekleşmesinde emeği geçen Dr. Öğr. Üyesi Aydın Güllü ve Doç. Dr. Ali İhsan Meşe ile katılımcı kurumlara ve panelistler Burak Yenigün ve Hakan Altınay’a teşekkür ederek sonlandırdı.

ASELSAN’ın organizasyon şeması ve idari yapılanması hakkında bilgiler vererek konuşmasına başlayan ASELSAN Güdüm ve İnsansız Sistemler Mühendisliği Direktörü Burak Yenigün, firmanın yurt içi ve dışındaki iştirakleri ile tesislerini katılımcılarla paylaşan Yenigün, 9627 çalışanın %40’nın lisans, %26’sının yüksek lisans ve %3’ü doktora mezunu olduğunu dile getirdi.

Uluslararası değerlendirme şirketleri tarafından ülkemizin en değerli şirketlerinden biri olarak gösterilen ASELSAN’ın faaliyet alanlarını ve çözüm sistemlerini aktaran Burak Yenigün, hayata geçirdikleri sistem, ürün ve teknolojilerden bahsetti. Firma olarak robotik sistemler içerisinde geliştirdikleri hava, deniz ve kara araçlarını paylaşan Yenigün “Bugün itibarıyla dünyada geliştirilen tüm sistemlerin %100 otonom olmasının imkânı yok. Sensör, karar alma mekanizmaları ve yazılım olarak günümüz robotları tam otonom olmaya hazır değil.” dedi.

Üretim hacminin büyük bir kısmını oluşturan askeri araç ve gereçlerin üretim aşamalarının oldukça zorlu olduğunu ifade eden Burak Yenigün “Bu zorluk, askeri koşulların zorluğundan gelmekte. Düz bir asfalt üzerinde bir aracı ilerletmek ve karşımıza çıkacak engelleri tahmin etmek daha kolay. Fakat engebeli bir arazide, GNSS’in kopukluk yaşayabileceği zorlu alanlarda bu hesaplamak daha zor. Ayrıca bu sistemleri ve ürünlerin prototiplerinin fiziksel ortamda test edilmesi büyük bir riski ve maliyeti de beraberinde getiriyor. Bu nedenle bu sistemleri tasarlarken ve hayata geçirirken daha çok kafa yormak gerekiyor.” dedi.

Gençlere hedeflerine ulaşmak için motivasyonlarını kaybetmeden çalışmalarına devam etmelerini tavsiyesinde bulunan ASELSAN Güdüm ve İnsansız Sistemler Mühendisliği Direktörü Burak Yenigün, soru cevap bölümü ile konuşmasını sonlandırdı.

Ürettiği Altınay 1 isimli Türkiye’nin ilk operasyonel robotu ile robot teknolojisi alanında ülkemizin öncü kuruluşu olan Altınay Teknoloji Grubu Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Altınay, konuşmasında ülkemizin ilk robotik sistemi Altınay 1 ve diğer sistemleri geliştirme aşamalarından yola çıkarak kendi kariyer yolculuğundan bahsetti. Lisans bitirme çalışması olarak hazırladığı Altınay 1’in hazırlanış aşamasında bu alanda Türkiye’de çalışan sadece bir bilim insanı olduğunu ve kütüphanede sadece 2 kitap bulunduğunu ifade eden Altınay “Aslında küçük işler, azim ve davayla geleceğe doğru çok önemli açılımlar sağlayabiliyor. İki yıl sonra araba silecek motorlarıyla bir robot daha geliştirdim. Türkiye’nin ilk sanayi robotu diye bu çalışma gazetelerde çıktı. Dönemin Maliye Bakanı rahmetli Adnan Kahveci bu çalışmaya büyük ilgi gösterdi. Devamında Türkiye’nin ilk teknoparkında ilk araştırma şirketimi kurdum. Bugün birçok üniversitede teknopark var. Trakya Üniversitesinde de teknopark var ve gördüğüm kadarıyla çok önemli işler başarıyor. Ülkemiz çok önemli bir teknoloji ve inovasyon üssü oldu. Bunlar ülkemizin geleceği açısından çok önemli.” dedi.

Gençlerin ileride önemli işler başaracağını, bu başarıyı yakalamak için kendilerini en iyi şekilde geliştirmeleri gerektiğini belirten Hakan Altınay “Mühendislik detaylarda gizli. Yaptığınız en iyi şeyi bile en ufak bir problem çıkartacak şekilde çözmeniz lazım. Biz dizayn yaparken kabloların nereden geçeceğine kadar en ufacık detayların hesabını yaparak robotu geliştirmiştik. İşiniz her nerede olursa olsun sonuna kadar takip etmeniz ve sahip çıkmanız gerekiyor. Yaptığınız her işi en üst kalitede yapmaya çalışmanız, onun için de en iyi şekilde kendinizi hazırlamanız gerekiyor.” şeklinde konuştu.

Zamanın teknolojisini yakalayabildiğimizi fakat sermayenin bilgiden daha değerli görüldüğünü ifade eden Altınay konuşmasını şu cümlelerle sonlandırdı: “Zamanın teknolojisini yakalamak anlamında dünya ile aramızda hiçbir farkımız yok. Yeter ki ufuk anlamında önümüzü açabilelim. 1994’te bizim yaptığımız pnömatik yapıları, dünyanın büyük robot firmaları bizden 10 sene sonra üretmeye başladılar. Ancak o zaman robot teknolojisini endüstriye taşıyacak sermayeyi bulamadım. O gün teknolojinin değer üreteceği, teknolojinin sermayeden büyük olduğu düşüncesi yaygın değildi. Bugün ‘gelişmiş’ olarak adlandırılan ülkeler bilgiyi sermayeden üstün gördüğü için sosyoekonomik kalkınmayı ve refahı sağladılar. Yani bizim paradigma düzeyinde bir anlayışı değiştirmeye ihtiyacımız var. Bunları yalnız başınıza yapmanız mümkün değil. Toplum olarak yapabiliriz. Hep birlikte istemeliyiz. Değişimi milletin kendisi istemesi lazım.”

RoboTrak 22 Ulusal Robot Yarışması ve Teknoloji Sergisi’nin açılışı konuşmaların ardından hediye takdimi ve hatıra fotoğrafı çekilmesi ile sona erdi.

Öğleden sonra gerçekleştirilen 6 farklı kategorideki yarışmalarda 300 katılımcı projelerini sergilediler.


Bu içerik 27.05.2022 tarihinde yayınlandı ve toplam 422 kez okundu.