TRAKYA ÜNİVERSİTESİ’NDE “ÖZEL YETENEKLİ ÖĞRENCİLERİN EĞİTİMİNDE HEDEF 2023 (ÖYEH)” ÇALIŞTAYI

Trakya Üniversitesi, özel yeteneklilerin eğitiminde yeni yaklaşımlar, sürdürülen uygulamalar ve örneklerin tartışıldığı konferans ve seminerler dizisine ev sahipliği yaptı. Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi öncülüğünde; Türkiye’nin 2023 Eğitim Vizyonu kapsamında “Özel Yetenekli Öğrencilerin Eğitiminde Hedef 2023 (ÖYEH)” konulu konferanstan ve devamında iki gün süren “Potansiyel Yaratıcılığın Dereceleri ve Seviyeleri” “Yaratıcılığın Değerlendirilmesinde, Ölçülmesinde ve Desteklenmesinde Güncel Gelişmeler” “Yaratıcılık Potansiyelinin Ölçülmesi Testi’nin (EPoC) Kullanımı” “Yaratıcılık Potansiyelinin Ölçülmesi Testi’nde (EPoC) Verilerin Raporlanması, Yorumlanması ve Yaratıcılık Potansiyeli Profilinin Oluşturulması” “Yaratıcı Düşünme Becerileri ve Çerçevesi, Yaratıcı Düşünme Becerilerinin Geliştirilmesi ve Öğretimi” “İleri Düzey Yaratıcı Düşünme Becerilerinin Desteklenmesi için Öğretim Materyallerinin Geliştirilmesi” “Üstün Yeteneklilerin Eğitiminde Farklılaştırma ve Zenginleştirmenin Kullanımı, Üstün Yeteneklilerde Motivasyon” “Dünya’daki Etkili Uygulamalar, Örnekler ve Sonuç Oturumu” başlıklı çalıştaydan oluşan etkinlikler serisi düzenlendi. “Mutlu Çocuklar, Güçlü Türkiye” sloganıyla, özel yetenekli öğrenciler için kurumsal yapı ve süreçleri iyileştirme, tanılama ve değerlendirme araçlarını daha ileri seviyeye taşıma; öğrenme ortamları, ders yapıları ve materyalleri geliştirme amacıyla düzenlenen programın ilk bölümünde, Connecticut Üniversitesi Renzulli Learning Center araştırma biriminde görev yapan; Ürdün, İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri tarafından birçok bilimsel ödüle layık görülen Dünya Üstün Zekalılar Birliği Eski Başkanı (2009 – 2013) Prof. Dr. Taisir Subhi Yamin tarafından özel yetenekli öğrencilerin ve ailelerin eğitiminde; yeni yaklaşımlar, uygulamalar ve örnekler, farklılaştırma ve zenginleştirme, yaratıcı düşünme becerilerinin desteklenmesi, öğretim materyallerinin geliştirilmesi ve motivasyon konuları anlatıldı. İki ayrı oturum halinde gerçekleşen “Özel Yetenekli Öğrencilerin Eğitiminde Hedef 2023 (ÖYEH)” konferansının ikinci bölümünde Prof. Dr. Taisir Subhi Yamin “Üstün Yeteneklilerin Eğitiminde Dünya’daki Güncel ve Etkili Uygulamalar” konusunda bir sunum gerçekleştirerek izleyicilerden gelen soruları yanıtladı.

Trakya Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi tarafından desteklenen ve proje yürütücülüğünü Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Fen Bilgisi Eğitimi Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Eylem Bayır’ın yaptığı “Özel Yetenekli Öğrencilerin Eğitiminde Hedef 2023 (ÖYEH) Çalıştayı” kapsamında, Trakya Üniversitesi öğretim elemanları ve öğrencileri ile Edirne Şehit Nefize Çetin Özsoy Bilim ve Sanat Merkezi Müdürlüğü öğretmenleri, Edirne Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı okullarda ve Trakya bölgesindeki Bilim ve Sanat Merkezlerinde görev yapan 60 katılımcıya, 06-07 Nisan tarihleri arasında bir dizi eğitim ve seminer gerçekleştirildi.

“Özel Yetenekli Öğrencilerin Eğitiminde Hedef 2023 (ÖYEH)” projesinin açılış etkinliği olan konferansa Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bülent Eker, Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevinç Maden, proje yürütücüsü ve Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Eylem Bayır, Trakya Üniversitesi Genel Sekreter Yardımcısı Ahmet Sezgin, akademisyen, öğretmen ve öğrenciler katıldı.

Program açılışında konuşan Doç. Dr. Eylem Bayır, 2023 Eğitim Vizyon Belgesinde özel yetenekli öğrencilere yönelik belirlenen hedefler doğrultusunda konferans ve çalıştay düzenleyeceklerini belirterek “Bu konferans ve atölye çalışmalarında; ülkemizde özel yeteneklilerin eğitiminde kullanılan yaklaşımlar ve uygulamalar ile dünyada başarıya ulaşmış güncel yaklaşımların incelenmesi ve karşılaştırılması, özel yetenekli bireylerde yaratıcı düşünme becerilerinin desteklenmesi için öğretim materyallerinin geliştirilmesi ve yaratıcılığın değerlendirilmesinde, ölçülmesinde ve desteklenmesinde güncel gelişmeler konularına odaklanmayı hedefledik. Yapacağımız konferans ve atölye çalışmalarından ortaya çıkacak sonuçları rapor haline getirerek Milli Eğitim Bakanlığı, Trakya Üniversitesi Rektörlüğü, Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanlığı ve Edirne Milli Eğitim Müdürlüğü’ne sunmayı amaçlıyoruz. Bu konferans ve atölye çalışmalarını yürütmek üzere davet ettiğimiz, bu alanın duayeni Prof. Dr. Taisir Subhi Yamin bizleri kırmayarak aramızda bulunmalarından ötürü kendilerine teşekkür ederim. Bu projenin gerçekleştirilmesinde emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum. Başarılı bir konferans ve çalıştay olmasını dilerim.” dedi.

Konuşmasında “Mutlu Çocuklar, Güçlü Türkiye” mesajıyla yola çıktıklarını vurgulayan Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevinç Maden “Proje ile özel yetenekli öğrencilerin eğitiminde yeni yaklaşımlar, uygulamalar ve örnekler, farklılaştırma ve zenginleştirme, yaratıcı düşünme ve yaratıcılık konularında, alanında dünyanın en yetkin isimleri arasında adı geçen değerli Prof. Dr. Taisir Subhi Yamin’den öğrenciler ve aileler için rehber olabilecek eşsiz bilgiler edineceğiz. Bugünü takip eden iki gün içerisinde de bu konularda önemli çalışmalara imza atılacak. Sonuç çıktısı hepimiz ve bilhassa özel yetenekli çocuklarımız için büyük bir kıymete haiz olacak.” şeklinde konuştu.

Yetişmiş insan gücünün bir milletin en değerli serveti olduğunun altını çizen Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, özel yetenekli ve üstün zekâlı çocukların bu servetin en önemli parçası olduğunu ifade etti. Özel yetenekli çocukların desteklenmesinin, kalkınma hamlelerine ilişkin önemli bir gösterge olduğunu sözlerine ekleyen Rektör Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, “Trakya Üniversitesi, Türkiye’nin 2023 Vizyonu çerçevesinde özel ve yetenekli çocukların eğitimine ilişkin en güncel ve doğru yaklaşımlar ile Türkiye ve dünyada özel yetenekli öğrencilerin durumlarının konuşulacağı uluslararası bir etkinliğe ev sahipliği yapıyor. Proje kapsamında düzenlenecek konferans ve çalıştay programları ile Türkiye’nin eğitim vizyonuna ve geleceğinin inşasına yönelik önemli adımlar atıyoruz. Planlanan çalışmalarla özel yetenekli çocukların eğitim faaliyetlerine yönelik uygulamada yaşanan farklılıkların tespiti; risklerin, ihtiyaçların ve önerilerin belirlenmesi üzerinde nokta atışı tespitler yapılacak. Çalıştay çıktıları Üniversitemiz tarafından raporlaştırılarak 2023 Eğitim Vizyonu’na katkıda bulunmak üzere ilgili kurumlara iletilecek. Sürece katkıda bulunmak ve rehber olmak üzere konunun uzmanı Prof. Dr. Taisir Subhi Yamin bizlerle. Kendisinin engin bilgi ve tecrübelerinden faydalanacak olmak bizler için büyük şans. Eğitim sisteminin yetenekleri geliştirememesine Mesnevi’de geçen bir hikâye ile örnek vermek istiyorum. Bir evin bahçesine doğan kuşu düşer. Evin hanımı yaşlı kadın, doğanı beslemek ister. Yaşlı kadın ‘Ehil olmayan ellere düşmüşsün, sana iyi bakmamışlar. Gagan ne kadar sivri, kanadın çok uzamış bak. Tırnaklarını hiç kesmediler mi senin?’ diyerek doğanın kuşunun gagasını, tırnaklarını, kanadını kesip kuşu güdük hale getirir ve ‘İşte şimdi, kuşa benzedin.” der. Öğretmenlerimizin kuşun güvercin mi, serçe mi yoksa doğan kuşu mu diye öğrencilerine bakması gerekir. Bizlerin de elinde tuttuğunu koparacak, benimsediğini alacak güçlü, kudretli ve yetenekli gençlerimiz var. Onları güvercine benzetmek için kanatlarını yoluyor, pençelerini söküyoruz. İçimizdeki cevherlere sahip çıkmak ve milletimizi yüceltmek için eğitim sistemlerini ihya etmek ve doğru uygulamak çok önemli.” dedi.

Konferans vermek ve eğitimlere katılmak üzere Trakya Üniversitesine gelen Dünya Üstün Zekalılar Birliği (WCGTC) Eski Başkanı Prof. Dr. Taisir Subhi Yamin konuşmasında, dünyayı değiştirmeye kişinin kendisinden başlaması gerektiğini savunarak değişimin kendi koşullarını hazırladığına vurgu yaptı. Özel yeteneğe sahip bireylerin desteklenmesinin ülkelerin kalkınması ve gelişmesinde önemli bir fonksiyona sahip olduğunu da dile getiren Prof. Dr. Taisir Subhi Yamin “Bildiğiniz üzere üç çeşit insan vardır: Birincisi -düşünce şeklinden ötürü- alt insan, ikincisi ortalama insan ve üçüncüsü üstün yetenekli insan. Üstün yetenekli bireylerin eğitimi ve yetiştirilmesi bir bütünün genelini etkilemekte ve ülke geleceğinin oluşmasına doğrudan tesir etmektedir. Üstün yetenekli bireylerin eğitim süreçlerine yatırım yapmalı ve onları desteklemeliyiz. Çünkü bu, bir ülkeye politik istikrarın yanı sıra ekonomik kalkınma da sağlar. Bu kişilerin problem çözücü olduklarını da hatırlatmakta fayda var. Bilimsel çalışma ve gelişmelerle ülke kaynaklarının kullanımı ve zenginleşmesine sağladıkları katkılar da bu noktada önemli. Bu kişiler aslında geleceğin yetkin kişileri ve mucitleridir. Türkiye’ye baktığınız zaman aslında tüm bölge üzerinde etkisi olan, bölgeyi yakından takip eden bir ülke. Bu çocukların gelişimi, bölge üzerinde söz söylemede önemli bir potansiyeli harekete geçirecektir. Üstün yetenekli kişilerin pek çok açıdan desteklenmesi gerektiği çünkü bu kişilerin eğitimlerinde birden fazla sorunla baş edilmek zorunda olunduğu bir gerçektir. Eğitim süreçleri, psikolojik temelleri, toplumun genel kanaatleri, yenilik ve değişimlere hazırlık gibi pek çok sac ayağı olan multidisipliner bir konu… Bu noktada yatırımlar, program ve eğitim içerikleri hazırlanması, rehberlik hizmetleri, iletişim ağı, psikolojik destek geliştirilmesi gibi bir dizi başlıkla karşılaşıyoruz. 21. yüzyılda bu konularda sağlam ve doğru temelli içerikler geliştirmek gerek.” ifadelerini kullandı.

Bilgiyi kullanan ve bilgiyi üreten olmak üzere iki çeşit öğrenci profili olduğunu ifade eden Prof. Dr. Taisir Subhi, bilgiyi üreten özel yetenekli öğrencilerin geleceğin yenilikçileri ve hazırlayıcıları olacaklarını belirtti. Bu çocukların bazı ortak özellikleri olduğunu söyleyen Prof. Dr. Subhi, bu noktada da eğitimcilerin yeterliliklerinin önem ifade ettiğini belirterek “Üstün yetenekliler ile ilgili en son ve güncel gelişmelerden haberdar olmalılar. Onların öğrenme şekilleri, ifade biçimleri neler bilinmelidir. Bir fikri ortaya koymaları ve yeterlilikleri değerlendirilmelidir. Son olarak da potansiyel bir yaratıcılık var mı buna bakmak gerek. Ortak özelliklerinden biri, bir işe nasıl yaklaştıklarıdır. Sorun çözücü olmaları da bir özellikleridir. Hayatta kalma yetenekleri sıklıkla vurgulanan bir başka nitelikleridir. Bu konu üzerinde araştırma yapan önemli bilim insanlarından biri olan Tony Wagner, özel yetenekli çocukların hayatta kalma yeteneğinden sık sık bahsediyor. Konunun iş birliği ile olan ilişkisini de önemli buluyorum. İş birliğinin, insanlar arası farklılıklarda doğduğunu söylemek yanlış olmaz. Buna örnek olarak da bir Polonyalının bir Alman’dan farklı olduğunu söyleyebiliriz ve ortaya çıkan farklılık iş birliğine yardımcı oluyor. Bu yüzden hayatta kalma yeteneğinden dolayı üreticinin, üreten düşünce ile iş birliği yapması gerekiyor. Buna ek olarak ağ yapılandırmadan da bahsetmek istiyorum. Dünyada pek çok yerde ve pek çok farklı kültürde değişik eğitim sistemleri ve değişik eğitim uygulamaları mevcut. Fransa’daki bir üniversite ile Kanada’daki bir üniversite arasındaki eğitim ve uygulamalar açısından farklılıklar mevcut. Bunun yanı sıra uzun ve kısa süreli birikimlerimizin de önemli şekilde incelenmesi gerekmekte. Bilgi aktarımı, bilginin herhangi bir dünyada değişik alanlarda kullanılmasından bahseder. Bu iş birliği ya da iletişim yoluyla öğretmek ve son birikimleri beraber takip etmek açısından önemli bir kavramdır. Bundan çıkarılması gereken sonuç, küresel bilgi açlığının giderilmesi ve küresel olarak bilginin korunması olmalıdır. Bu konuda bir mutabakata ihtiyacımız var. Bu sürece bir örnek olarak gerçekleştirdiğimiz konferansı verebiliriz. Burada, bir bilgi akışı var. Siz dinleyicilerin bir bilgi biçimleri var ama aynı şekilde kendi öğrenme ve paylaşma duygularına da sahipsiniz. Yeni eğitim sistemimizde beraber öğrenmeli ve konuya ilişkin dönütlerde ve paylaşımlarda bulunarak bilgi vermeliyiz.” diyerek eğitimin sisteminin tüm paydaş ve basamakları ile ele alınması gerekliliğine vurgu yaptı.

80 ve 90’larda tüm dünyada beynelmilel olarak kullanılan eğitim sistemi yerine günümüzde her toplumun kendi öz benliğinden yola çıkarak oluşturacağı eğitim kimliğinde Türkiye’nin de kendi milli benlik ve özelliklerine uygun olarak adımlar atmasını tavsiye eden Prof. Dr. Taisir Subhi Yamin, atılan bu adımlarda bilgi alışverişinin ve analizinin önemine dikkat çekti. Bu analizin yapılmasında ve milli eğitim sisteminin oluşturulmasında diğer ülkelerin uyguladıkları yöntem ve metotların, taklitten uzak bir yaklaşımla ele alınarak incelenmesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Yamin “Bunun altında yatan amaç bir kişinin ve ülkenin geleceğine yatırım yapmaktır. Dünyaya ve dünyadaki ülkelere duyduğumuz ilginin altında yatan asıl neden, geleceğe uzanacak eli yakalamak olmalıdır. Hâlihazırdaki eğitim sistemleri farklılık gösterse de önemli bir değişim kat etmemiştir. Bu, gelecekte sorunları çözebilecek insan yetiştirmemizin önünde bir engel oluşturacaktır. Bu çözümlerin insanlar ve öğretmenler tarafından bulunabileceğini düşünüyorum. Eğitim sistemlerinin evrimleşme zamanı gelmiştir. Üstün yetenek dediğimiz zaman politika yapıcılar, karar mercileri, yöneticiler, üstün yetenekli akademisyenler aklımıza geliyor. Biz üstün yetenekli derken aynı zamanda üstün yetenekli çalışanları da kastediyoruz. Sadece üstün yeteneklileri eğitmeyi, öğretmeyi ve geliştirmeyi hedefleyen özel bir eğitim programına ihtiyaç var. Biz, öncelikle onlara öğreteceğiz; onlar da üstün yetenekliler olarak gelecek nesillere öğretecek.” ifadesiyle sözlerini noktaladı.

Program, Şehit Nefize Çetin Özsoy Bilim ve Sanat Merkezi’nde iki gün boyunca süren çalıştay oturumlarının ardından Prof. Dr. Taisir Subhi Yamin’e ve katılımcılara sertifika verilmesi ile sona erdi.


Haber: Ali KÜÇÜKOĞLU
Editör: Fırat GÜNGÖR
Fotoğraf: Mustafa TOPYANAK
Bu içerik 17.04.2019 tarihinde yayınlandı ve toplam 1231 kez okundu.