Üniversitemiz Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Ana Bilim Dalı ve Erken Çocukluk Eğitimi Topluluğu (EÇET) iş birliği ile Okul Öncesi Eğitim Günleri kapsamında düzenlenen ve Marmara Üniversitesi Temel Eğitim Bölümü Okul Öncesi Eğitimi Ana Bilim Dalı Araştırma Görevlisi Dr. Fatma Özge Ünsal’ın konuşmacı olarak katıldığı “Reggio Emilia Yaklaşımı ve Proje Tabanlı Eğitim” adlı konferans 13 Nisan 2018 tarihinde Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Konferansa, akademisyenler ve öğrencilerin yanı sıra Balkanlardan (Gümülcine, İskece ve Kosova) gelen konuklar katıldı.
Okul öncesi dönem çocukların sosyal becerileri, problem davranışları, psikolojik dayanıklılıkları, okul öncesi eğitim programları, erken çocuklukta fen eğitimi, çocuk edebiyatı ve kütüphaneleri konularında bilimsel araştırmalarını sürdüren Dr. Fatma Özge Ünsal, “Eğitim, bir ülkenin refahı için çok önemli bir faktördür. Yoksulluğu azaltmada, geliri arttırmada, ekonomik büyümeyi hızlandırmada, kişinin sağlıklı bir hayata sahip olma şansını arttırmada ve anne ölümlerini azaltmada bir ülkenin elindeki en güçlü silahtır. Bu sebeple erken yaşlardan itibaren bir ülkenin halkı ve geleceği için yapabileceği en önemli yatırım eğitime yapılacak yatırımlar olacaktır. Çocuklarda ilk 5 yıl oldukça kritik bir dönemdir. Hem nörolojik hem de fiziksel gelişimin en hızlı olduğu bu dönemde çocuğa sunulacak uygun eğitim ortamı, ilerleyen yıllardaki zihinsel ve ruhsal durumun temelini oluşturur. Bundan dolayı birçok gelişmiş ülkede Montessori, Waldroff, Bank Street Hi Scope gibi erken çocukluk döneminde uygulanmak üzere okul öncesi eğitim programları yapılandırılmıştır. Reggio Emilia Yaklaşımı da bunlardan biridir. II. Dünya savaşı sonrasında İtalya’nın kuzeyinde Reggio Emillia adı verilen 150 bin nüfuslu bir kasabada anne ve babaların çocuklarının eğitim alabileceği bir okul kurma girişimiyle başlayıp bugün “Reggio Emilia” yaklaşımı adıyla tüm dünyaya yayılan bir eğitim sistemidir. Loris Malaguzzi bu yaklaşımın yaratıcısı ve öncüsüdür. Eğitim, her çocuğun hakkı olduğu düşüncesiyle çocukların kaliteli bir eğitim alabilmesi için okul, aile ve toplumun iş birliği içinde çalışması gerektiği esas alınan bir yaklaşımdır. Reggio Emila felsefesinin kalbinde çocukların merak ve yaratıcılık dolu olduğu inancı olmakla birklikte çocukların fikir, düşünce ve gözlemlerini açığa çıkarırken ömür boyu öğrenme ve keşif tutkusu içerisinde yetişmesine yardımcı olmak istenmektedir.” dedi.
Konferans soru cevap ile sonlandırıldı.
